JAPONYA - KYOTO

Mayıs - 2015

Hiroşima'dan yine shinkansen hızlı treni ile Kyota'ya ulaştık. Japonların bu hızlı trenleri gerçekten bir harikaydı. 

Kyoto, 794 yılından 1886 yılına kadar Japon İmparatorluğu'nun başkentiymiş. Şimdi ise 1.400.000 kişinin yaşadığı modern bir şehir. Yüzyıllar boyunca, Kyoto bir çok savaş ve yangınlar nedeniyle tahrip olmuş bir kent. 2. Dünya savaşı sırasında, tarihi değeri nedeniyle atom bombası atılacak şehirler listesinden çıkarılmış ve hava bombardımanından kurtulmuş. Bu yüzden sayısız tapınak, mabet ve diğer tarihsel paha biçilmez yapılar bugün kentte ayakta kalabilmiş.

ARASHİYAMA:


Arashiyama, Kyoto'nun batı bölgesinde bir hoş ve turistik bir bölgesi.  Heian Dönemi (794-1185) bu yana, soylular için popüler bir hedef olmuş. Sanırım hala zenginlerin hedef bölgesi, çünkü çok sayıda görkemli ve bahçeler içinde konutlar gördük.


Burada bulunan bambu ormanı turistleri cezbeden bir yer. Bu alan içerisinde yer alan Togetsukyo Köprüsü de oldukça meşhur bir mekan.  Burada bulunan Tenryuji Tapınağı da ilginç yapılardan.


Bambu ormanları arasında yapılmış güzel yollar sayesinde, keyifli bir yürüyüş yapılıyor. İstenirse istasyon civarından kiralanabilen bisikletlerle de bu gezi daha hızlı bir şekilde yapılabiliyor. Bambu yüzyıllardır bu civardaki atölyelerde, sepet, kutu, paspas ve mobilya olarak işleniyormuş.


Burada gezerken oldukça güzel korunan harika manzaraları olan tepelerde dolaştık, sanki göktaşına benzer cisimlerin olduğu bir bölge ilgimi çekti. Ama bunları öğrenebileceğimiz kimse olmadığı için, bu konuda bilgiye de ulaşamadık.


Hozu Nehri üzerinde bulunan tekneler, ilginç görüntüler oluşturuyordu.


Buradaki istasyon civarı, çeşitli mağazalarla çevrilmiş. Buradaki ışıklı dekorasyon da tam anlamıyla harikaydı.


Burada geleneksel giysileri içinde yemek yiyen Japon kızlarla da fotoğraf çekilmeyi ihmal etmedik.

KİNKAKUJİ ALTIN TAPINAK;


Kinkakuji Altın Tapınak,  iki katı ve tamamı altın varak kaplı kuzey Kyoto Zen tapınağı. Kinkakuji küçük bir göle bakan inşa etkileyici bir yapı.  Onin Savaşı, Kyoto iç savaşlar sırasında çok hasar görmüş ve defalarca yanmış. Mevcut yapı 1955 yılında yeniden inşa edilmiş.


Tapınağın içinde bulunduğu olağanüstü güzellikte bir yerdi. Hayatımda bu kadar bakımlı ve güzel bir bahçe görmedim. Ortadaki gölet ve içindeki küçük adasıyla bu bahçe adeta insanın ruhunu dinlendiriyordu.


Diğer tapınaklardan farklı olarak, bu tapınakta geleneksel kıyafetleri içinde çok sayıda öğrenci gördük. Çok kalabalıktı ve bu nedenle sabah saatlerinin ziyaret için daha uygun bir zaman olduğunu öğrendik.

Kyoto'da bunun dışında önemli tapınaklar da var. Ryoanji Tapınağı, Ginkakuji Gümüş Tapınak, Kiyomizudera Tapınağı gibi. Gezdiğimiz şehirlerde yeterince tapınak gezdiğimiz, hepsi de biribirine benzediği için bu ve zamanımızın da kısıtlı oluşu nedeniyle bunlara gitmedik.

NİJO KALESİ:

Nijo kalesi de diğer şehirlerdeki kalelerin bir benzeri, o yüzden çok fazla zaman ayırmadık burası için de.

Nijo Kalesi Tokugawa Ieyasu, Edo Dönemi'ne (1603-1867) ilk Shogun Kyoto ikametgahı olarak 1603 yılında inşa edilmiş. Torunu Iemitsu 23 yıl sonra kalenin saray binaları tamamlanmış ve ayrıca beş katlı Şato Bekçisi ekleyerek kale genişletmiş.


Tokugawa 1867 yılında düştükten sonra, Nijo Kalesi, tarihi bir site olarak kente bağışlanan ve halka açtı önce bir süre bir imparatorluk sarayı olarak kullanılmış. Onun saray binaları tartışmalı Japonya'nın feodal dönemin kale saray mimarisinin en güzel örnekleridir hayatta kalan ve kale 1994 yılında UNESCO dünya mirası ilan edilmiş.

Kyoto'da da Tokyo'da yaşadığımız türden festivaller var. Bunlar, Jidai Matsuri, Gion Matsuri. Biz bu festival dönemlerine denk gelemediğimiz için göremedik. Tur programınızı bu festival tarihlerine göre düzenleyebilirseniz, değişik bir festival görme şansını bulabilirsiniz.


Japonya seyahatim NAGOYA yazısını okumak için tıklayınız..


KYOTO'YA İYİ SEYAHATLER

Hiç yorum yok: